Milli Kültür ile ilgili hikaye

Mustafa’nın gözüne her şey batar olmuştu. Adetleri saçmalık olarak görüyor, geleneklerle alay ediyordu. Geçenler de komşunun kızını istemeye gelmişlerdi.

Mustafa bununla da alay etti:

-Kendi kendilerine evlenemiyor mu bunlar ?

Mustafa’ya bunun milli kültürümüzün bir parçası olduğunu anlatmaya çalıştılar ama oralı olmadı.

Bir keresinde de sünnet çocuğunu uyarmıştı:

-Boş yere canın acıyacak.

Çocuk kaçmaya çalıştıysa da yakaladılar.

Mustafa hep böyleydi, onun için milli kültürün bir önemi yoktu.

Derken bir gün Almanya’ya düştü. Münih sokaklarında gezerken cüzdanını düşürmüştü. Bir lokantada yemeğini yedikten sonra elini cebine attı ama, bomboştu. Ne yapacağını bilemedi. Sonunda yarı Türkçe yarı Almanca olarak bir polise yalvardı.

Karakolda tutanak imzalatıp biz sizi ararız dediler. Şimdi ne yapacaktı ? Hemen tanıdıklarının yanına döndü. Ama onların misafir kabul etmeye niyetleri yoktu. İş bulup çalışmasını, para kazanınca da uçak bileti alıp geri dönmesini istediler.

Mustafa misafirperverliğin Almanya’ya uğramadığını, sadece bizim milli kültürümüzün bir parçası olduğunu anladı.

Vizesi dolana dek süründü, kimse karşılıksız 5 kuruş vermedi. Mustafa sürüne sürüne çalışarak uçak biletini denkleştirdi ve Türkiye’ye geri döndü. Dönünce milli kültürümüze bakış açısı değişmişti.

Yorum yapın